*Lütfü NEBİOĞLU
Eskiden sadece 23 Nisan’ı bilir ertesi gün
bizim için bir anlam ifade etmezdi. Bugün ise 24 Nisan, Ermeni meselesini
hatırlama günü olarak hayatımızda yerini aldı. Ermeni lobisinin tehcirin 100.
yılı olan 2015’e hazırlandığı ve bu sembolik yılda Türkiye’ye karşı yoğun bir
uluslararası kampanya yürüteceği biliniyor. "Türklerle Ermeniler gerek
Selçuklu Devleti, gerekse Osmanlı Devleti dönemlerinde yaklaşık 850 yıl önemli
bir problem olmadan birlikte yaşadılar ve aynı devletleri paylaştılar. Nitekim,
Osmanlı Devleti döneminde 29 paşa, 22 bakan, 33 milletvekili, 7 büyükelçi, 11
başkonsolos vs. olmak üzere pek çok Ermeni yüksek devlet görevlerinde yer
almıştı. Bu durum 1915'e kadar devam etti. Bununla beraber Ermeniler için
1877-78'de meydana gelen Osmanlı-Rus savaşı yeni bir dönemin başlangıcı
sayılabilir..." 1915’te Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan Ermeniler,
Taşnak ve Hıncak adlı çeteler oluşturup Doğu Anadolu’daki Türk köylerini basıp
oradaki köylüleri katletmiştir. Bu Ermeni isyancıların hedefi Birinci Dünya
Savaşı’nda Osmanlı ve Almanlara karşı savaşan İngiliz, Fransız, Arap ve Rus
askerlere yardım etmekti. Ruslar ve Fransızlar Ermenileri ikna etmek için
onlara Osmanlı İmparatorluğu’nun yerine “Büyük Ermenistan” adlı bir devletten
söz etmiştir. Bu devleti gerçekleştirmek için Ermeniler Osmanlılara karşı
ayaklanmıştır ve çoğu Türk ve Kürt olmak üzere 523.000 Osmanlı vatandaşı
katletmiştir.Bu olayları durdurmak için Osmanlılar (özellikle Talat Paşa) Doğu
Anadolu’daki Ermenileri Osmanlı İmparatorluğu’nun vilayeti olan Suriye’ye
tehcir etme kararı vermiştir. Osmanlılar aynı anda Doğu Anadolu’daki
Sarıkamış’ta Ruslara karşı büyük mücadele veriyordu. Bu nedenle Doğu Cephe’den
Suriye’ye düzenlenen Ermeni tehciri düzenli şekilde gerçekleşemedi ve
yorgunluk, hastalık, sıcaklık ve açlık nedeniyle ölen Ermeni sayısı çok idi.
Ermeni ölü sayısı tam olarak belli değildir. Bazı insanlar ise 1.5 ve 2 milyon
arasında Ermeni öldüğünü iddia etmektedir, fakat 1914’te (yani bu olaylardan
tam bir yıl önce) Osmanlı nufüs idaresine göre yaklaşık 1.3 milyon Ermeni
kökenli Osmanlı vatandaşı vardı. Bu yüzden Justin McCarthy, Bernard Lewis ve
Andrew Mango gibi ünlü tarihçilerin “Birinci Dünya Savaşı’nda (yani Ermeni
tehciri dahil) en fazla 300.000 Ermeni ölmüştür” sözleri gerçeği daha iyi yansıtmaktadır.
Bazı insanlar bu Ermeni tehciri “soykırım”, “katliam” ve “genosid” olarak
nitelendirmek istiyor. Aslında bu Ermeni tehcir kesinlikle böyle anılmaması
lazım, çünkü: Bir katliam veya soykırım emri yoktur, sadece “Doğu Cephe’deki
isyancıları Suriye’ye tehcir edin” emri vardır. Tehcir sırasında yorgunluk,
hastalık, sıcaklık ve açlık nedeniyle ölen Ermeni sayısı çoktu, fakat bunlar
düzensizlik yüzenden ölmüştür. Düzenli bir katliam sayesinden değil. 1.
Soykırım “bir halk veya milleti yok etmek” demektir. Ermeni Meselesi’ne
bakarsak, Osmanlılar böyle birşey yapmak istememiştir. 2. Osmanlılar bütün
Ermeni halkını Suriye’ye sürmedi, sadece Doğu Cephe’nin altı vilayetinde
yaşayan Ermeni isyancı Taşnak ve Hıncak üyeleri tehcir etmiştir. 3. 3.Osmanlılar
diğer vilayetlerdeki Ermenilere dokunmamıştır. Ankara, İstanbul ve İzmir gibi
vilayetlerde yaşayan Ermeniler rahat bırakılmıştır. 4. 4.Osmanlıların amacı
Ermeni isyancıları yok etmek değil, onları Suriye’ye tehcir etmektir. Bu yüzden
Suriye’de daha halen binlerce Ermeni vardır. Türkiye Cumhuriyeti’nde de daha
halen 100.000 Ermeni kökenli Türk vatandaşı yaşamaktadır. Ermenilerin dini
lideri (Ermeni Patriği) bile 1453’ten beri İstanbul’da oturmaktadır, bu Ermeni
Patriği’nin Türkiye’de yüzden fazla Ermeni kilise ve okulu vardır. Gördüğünüz
gibi Osmanlılar ve Türkler Ermenilere her zaman iyi ve insanca davranmıştır.
Birinci Dünya Savaşı’nda Doğu Anadolu’da Doğu Cephe’de Ruslara yardım eden ve
523.000 Osmanlı’yı katleden Ermeni isyancı Taşnak ve Hıncak üyelerini bile
katletmeyen Osmanlılar, onları sadece Suriye’ye tehcir etmiştir. Tabi ki savaş
nedeniyle tehcir düzensiz geçti ve binlerce Ermeni yorgunluk, hastalık,
sıcaklık ve açlıktan hayatını kaybetmiştir.Ermeniler ise 1973 yılında ASALA
terör örgütü kurup yüzden fazla Türk elçisi oldürmüştür. Türk Milletinin
tarihte utanacağı sıkılacağı bir hadise yoktur. Türk tarih kurumu eski başkanı
MHP Gurup Başkan vekili Tarihçi prof sayın Yusuf Halaoçoğlu defaten Ermenistan
devletine arşivleri açalım diye çağrı yapmasına rağmen Ermenistan devlet
yetkilileri her defasında bu çağrıya kulak tıkamıştır. Prof Yusuf Halaçoğlu
Tarih Kurumunda görevli iken bu konu hakkında Rusya ve İran devlet
arşivlerinden Türk Devleti lehine 100.000 sayfa resmi evrak elde ettiklerini de
kamuoyu ile paylaşmıştır. Özür dilemesi gereken Türkler değil, Ermenilerdir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder